çocukluk aşkımı gördüm rüyamda
kafamı göğsüne koydum
dedim çok yoruldum
sarıldı bana
bir şey demedi
o da yorgundu belli
bir süre
çok kısa bir süre
gözlerimi kapatıp
çocukluğumda dinlendirdim
büyümüş ve sakalları çıkmış hayatımı
sonra anladım
bu bir rüya
uyanıklılıkta yok böyle saf bir sevda
yitirilmiş sarılmanın yettiği sessizlikler
bağırıyor bencil sevişmeler
et kanıyor
ruh dur diyor
kimseler duymuyor
uyanmak istemedim
Allah biliyor ya
gün başlamasın dedim
rüyayı gereğinden fazla geciktirdim
bilirim ne senin cesaretin var
ne de benim
öğlene geliyordu vakit
ezan sesi artık kasetten sabit
müezzin bile terk etmiş
tanrıyla aramıza hayat girmiş
kalktım kafamı
aynadaki göğsüme yasladım
30 Ocak 2014 Perşembe
var da var
çok güzel be şu hayat
vallahi çok güzel
biliyorum
can acıtan tarafları da var
ölüm var
ayrılık var
denize kavuşamayan kaplumbağa yavruları var
o var bu var
ama bulutlar da var be kardeşim
denizler de var
dalgalar da var
denizlerin
kokusu da var
deniz kokusu teninde ve saçlarındayken
tuzlu tuzlu sevişmek de var
içine çekmek içinde yüzmediğin denizleri
var da var be kardeşim
rakı var
kavun var
yaz gecesi rakının kokusu var
o kokuda aşık olmak var
öpüşmek var be kardeşim
sonra gözlerine bakmak var
ve her şeyin iyi olacağını sanmak
daha ne olsun
ölmek için bir kaç
yaşamak için pek çok
neden var
vallahi çok güzel
biliyorum
can acıtan tarafları da var
ölüm var
ayrılık var
denize kavuşamayan kaplumbağa yavruları var
o var bu var
ama bulutlar da var be kardeşim
denizler de var
dalgalar da var
denizlerin
kokusu da var
deniz kokusu teninde ve saçlarındayken
tuzlu tuzlu sevişmek de var
içine çekmek içinde yüzmediğin denizleri
var da var be kardeşim
rakı var
kavun var
yaz gecesi rakının kokusu var
o kokuda aşık olmak var
öpüşmek var be kardeşim
sonra gözlerine bakmak var
ve her şeyin iyi olacağını sanmak
daha ne olsun
ölmek için bir kaç
yaşamak için pek çok
neden var
kedi köpek kuş yunus ve ben
uyuyordum
bir ses duydum
uyanıp durmaktan yoruldum
cama doğruldum
bir kuş gördüm
boynu kırık
yatıyordu penceremin pervazında
dünyanın henüz haberi yoktu
bir serçenin can verdiğinden
bir ben tanık
bir kuşun ölümüne
bir ben yanık
bilirim
zaman alır ölmemek
kuş camı ne zaman öğrenecek
otomobili kedi köpek
koyun ne zaman beklemez kurban edilmeyi
ve teper hergeleyi
papağanlar ne zaman ağdalı ağdan kaçar
yunuslar kendilerini sirklerde oynatan insanları
okyanuslarda boğar
ben de o zaman öğreneceğim seni
senden dolayı ölmemeyi
bir ses duydum
uyanıp durmaktan yoruldum
cama doğruldum
bir kuş gördüm
boynu kırık
yatıyordu penceremin pervazında
dünyanın henüz haberi yoktu
bir serçenin can verdiğinden
bir ben tanık
bir kuşun ölümüne
bir ben yanık
bilirim
zaman alır ölmemek
kuş camı ne zaman öğrenecek
otomobili kedi köpek
koyun ne zaman beklemez kurban edilmeyi
ve teper hergeleyi
papağanlar ne zaman ağdalı ağdan kaçar
yunuslar kendilerini sirklerde oynatan insanları
okyanuslarda boğar
ben de o zaman öğreneceğim seni
senden dolayı ölmemeyi
AŞK
ateşin üstüne yürüyorum
körü körüne
sağır sağırına
dili tutulmuş
mahşer diye bağırıyor gökler
tehdit duyana söker
insan gelişkin
okur öğrenir öğretir
bir nefes...
bildiğin herşeyi unutturur
ateş yanarken alev alev
soğukta kim beklemek ister
gözler kıyamet
gözünü kaçırırsan ihanet
gülümseme mızrak
gelecek gecelere ızdırap
ateşin içine yürüyorum
şeytan değilim
can yakacak
itfaiyeci değilim
can kurtaracak
insanım
insan
aşık olacak
körü körüne
sağır sağırına
dili tutulmuş
mahşer diye bağırıyor gökler
tehdit duyana söker
insan gelişkin
okur öğrenir öğretir
bir nefes...
bildiğin herşeyi unutturur
ateş yanarken alev alev
soğukta kim beklemek ister
gözler kıyamet
gözünü kaçırırsan ihanet
gülümseme mızrak
gelecek gecelere ızdırap
ateşin içine yürüyorum
şeytan değilim
can yakacak
itfaiyeci değilim
can kurtaracak
insanım
insan
aşık olacak
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)