9 Şubat 2014 Pazar

hiç

günlerden pazardı
yıllardan ikibinondört
saatlerden akşamüstü
yol ağaçlıydı
ben yaya
ellerim cebimdeydi
aklım ise sende
bir ıslık vardı dudağımda
dudağını tercih ederdim ıslık yerine

kısa bir an oldu
çok kısa bir an
ve bir şey oldu
bilmem sen de şahit oldun mu
önce kuşlar sustu
ardından rüzgar durdu
karıncalar yuvalarına koştu

sessizlik...

sonra bir kadın çığlığı duyuldu
avaz avaz
ve dünya durdu.
dönmedi.
çok kısa bir an
tanrının nefesi dünyayı döndürmeye yetmedi

mavi toprağa indi
gök kahverengi
yağmur yerden göğe yağdı
yıldızlar maden ocaklarında eridi
okyanusun derinliği balinaya yetmedi
martı çamurlu bulutun içinden geçemedi

güneş doğmadan gün düşük yaptı
perdelere gerek kalmadı
akşam üstleri, ikindiler ve tüm ara vakitler
geceye sığındı
allahtan gözlerim karanlığa alışkındı

o an birdenbire bitti
bir rüya gibiydi
kuşlar şarkıya kaldığı yerden devam etti
ama benim aklımdan
o an bir daha asla silinmedi
anladım
her şey
bir anda hiç
hiç
bir anda her şey olabilirdi